MEZARLIK Dört kişilik bir eğitim uçağı karadenizde mezarlığa düşmüş...... Lazlar 80 ceset çıkarmışlar ve ölü sayısının artmasından korkuyorlarmış. MAÇ İki Karadeniz takımı: Ordu sporla Sinop maç yapıyorlarmış. O esnada stadın yanından bir tren geçiyormuş . Sinoplular trenin düdüğünü hakemin bitiş düdüğü zannetmişler. Ve sahayı terk etmişler. Kalan 85 dakikada Ordu spor da gol atamayınca maç 0-0 berabere bitmiş... DEVEKUŞU Temel Avustralya'ya deve kuşu avlamaya seyahate çıkıyor. Orada malzemelerin hazırlayıp maceraya atılıyor. Bir virajı dönünce bakıyor 15, 20 tane devekuşu. Hemen arabayı durduruyor silahını doğrultuyor. Devekuşları silahı görünce ürkerek kafalarını kuma gömüyorlar. yani kendi akıllarınca saklanıyorlar. Temel etrafa bakıyor. ve kendi kendine sinirli sinirli soruyor: - Ulan nereye gitti bu hayvanlar? ROMAN YAZMIŞ Bir akıl hastanesinde bir ****, öteki ****ye: - Ben bir roman yazdım, al oku; bakalım beğenecek misin, demiş. Ve kendisine kalınca bir kitap vermiş. Öteki ****, bir hafta boyunca okumuş romanı. Sonunda arkadaşı ****ye: - Romanın çok ilginç, demiş; yalnız biraz kalabalık, çok isim var içinde. Kitabı veren ****: - Al, demiş, ikinci cildini de oku. Ve kalınca bir kitap daha vermiş. Yine aradan bir zaman geçmiş. Romanın ikinci cildini de alan ****: - Bunu da okudum, demiş; gerçekten çok ilginç ama, bu da çok kalabalık; çok isim var içinde... O sırada akıl hastanesinin doktoru gelmiş üstlerine: - Verin bakayım, demiş, o telefon rehberlerini. Ne zaman aldınız bunları; ben de kaç gündür onları arıyordum... CEHENNEME GİTMİYORUM Emeviler döneminde vezir olan Ebul Hüseyin,kendini hicveden şair İbni Rumiyi ziyafet çağırır ve şairin yemeğine zehir koydurarak, onu zehirletir. Zehirlendiğini anlayan şair ayağa kalkar ve kapıya doğru yürümeye başlar, Vezir sanki bilmiyormuş gibi sorar: -Nereye gidiyorsun? -Gönderdiğin yere gidiyorum. -Babama selâm söyle. Şair ölüme giderken bile hicvetmeyi ihmal etmez: -Yok, cehenneme gitmiyorum. AMİN EVLATLARIM Üç Amerikan askeri Iraklı bir amcanın bakkalına girerler alış veriş yaparken 'kahrolsun Amerika'diye ses duyarlar. Etrafa bakınırlar ve sesin bir papağandan geldiğini görürler. Bunun uzerine Iraklı bakkal amcaya 'bu papağanı buradan yok et yarın geldiğimizde görürsek seni mahvederiz'derler. Askerler gittikten sonra bakkal amca kara kara düşünmeye başlar çünkü papağan kuşunu çok sevmektedir. Derken aklına cami imamlarının papağanı gelir. Hemen imamın yanına koşar başından geçenleri anlatır ve 'Hocam eğer sakıncası yoksa papağanları değişelim'der Hoca kabul eder ve değişim gerçekleşir. Ertesi gün işgalci Amerikan askerleri gelir, papağanı görürler ve kızarak :'biz sana bunu yok edeceksin demedikmi? ' Amca bu papağan o değil desede inandıramaz. Sivri zekalı askerin biri ben şimdi anlarım bunun dünkü papağan olup olmadığını der ve papağanın tekrarlamasını umarak bağırır: 'Kahrosun Amerika!! ses çıkmyınca bakkal amca dahil hep birlikte bağırmalarını söyler: -Kahrolsun Amerika! (ses yok) -Kahrolsun Amerika! (ses yok) -Kahrolsun Amerika! papağan dile gelir -Amin evlatlarım.....)))