44 SAYFA SARIKAMIŞ Sarıkamış Harekatı, her türlü imkansızlıklar içinde kırık bir ümidi gerçekleştirmeye yönelen ama sonu hazinle biten bir felakettir Sarıkamış/Beyaz Hüzün, tarihimizdeki bu hazin harekatın nasıl gerçekleştiğini anlatmak, askerimizin hem tabiatla, hem de Ruslarla olan mücadelelerini gözler önüne sermek ve Sarıkamış şehitlerinin hatırlanmasını sağlamak amacıyla kaleme almıştır Bu kitap; okurları tarihin acılarla dolu bir sayfasına, bütün olanaksızlıklara ve karakışa rağmen Osmanlı askerinin vatanını korumak için inançla ve azimle verdiği mücadeleye tanıklığa davet eden bir hüznün hikayesidir 1914-1915 sarıkamış harekatı bir dram degil kahramanlık destanıdır CEVAPLARI 1 2006 Subat ayında İSMAİL BİLGİN 2 VARDIR;Çanakkale'ye gidenler,Gelibolu,Çanakkalenin isimsiz kahramanları, kurtulusa kosanlar 3 4 eserebir kahraman daha ilave etmek isteseydim MKemal Paşa olurdu 5 kurtulus Şavası,1 Dünya savası,trablusgarp vb SAYFA 45 soru 1)cvp=Iinönü savaşından sonra yazılmıştır soru 2)cvp=öyle görünüyor ki artık bagımsız olacagız 3)cvp=bau savaşın komutanı mustafa kemal paşadır 4)bahsedilen düşman yunanlılardır 5)cvp=biLmioRum yapamadım 6)cvp=bu savaştan sonra londro konferansı gerçekleşmiştir 7):S 8)cvp=düşmanın amacı batı anadoluyu hakimiyeti altına almaktıR yaRdımıımım dokuMduysa bi teşekkR yeteR sayfa 46 1-Birinci kıta,birinci ve ikinci mısra 2-yurdumuzun tüten en son ocaga kadar bayrağın dalgalanması 3-senin için dökülen kanları helal olması için gül 4-birinci kıta, 3ve 4 üncü mısra sayfa 47 Hamdullah Suphi , (d 1885 İstanbul, Osmanlı Devleti - ö 10 Haziran 1966 İstanbul, Türkiye), Çerkez asıllı Türk edebiyatçı, yazar, milletvekili, siyasetçi Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk dönemlerinde büyükelçilik görevinde de bulunmuştur Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında Meclis'te yaptığı coşkulu konuşmalarıyla tanınan siyaset adamı ve yazar Hamdullah Suphi Tanrıöver, Tanzimat Dönemi bilim ve siyaset adamlarından Abdüllatif Suphi Paşa'nın oğluydu Orta öğrenimini Mekteb-i Sultani'de (Galatasaray Lisesi) tamamladı ve meslek olarak öğretmenliği seçti Ayasofya Rüşdiyesi'nde hitabet ve Fransızca, Darülmuallimin'de edebiyat, Darülfünun'da Türk-İslam sanatı dersleri verdi İlk şiirini amcası Samipaşazade Sezai'nin Paris'te çıkardığı 'Şura-yı Ümmet' gazetesinde yayımladı (1902) 1909'da Fecr-i Ati topluluğuna katıldı 1911'de bu topluluktan ayrılarak Genç Kalemler çevresinde gelişen Milli Edebiyat Akımı'na bağlandı 1912'de milliyetçilik akımının İstanbul'daki merkezi olan Türk Ocağı'na girdi ve başkan oldu İstanbul'daki işgalci güçlere karşı düzenlenen açık hava toplantılarında, daha sonra TBMM'de ve Kurtuluş Savaşı yıllarında hitabetin etkili örnekleri olarak gösterilen konuşmalar yaptı ve güçlü bir hatip olarak tanındıSon Osmanlı Meclis-i Mebusanı (1920) Antalya üyesi olarak seçilmiştir TBMM ilk döneminde Antalya, 1923'te İstanbul milletvekili olarak TBMM'de bulundu 1920 ve 1925 yıllarında iki kez Milli Eğitim Bakanı oldu 1927'de yeniden İstanbul milletvekili seçildi ve 1935'te Bükreş Büyükelçiliği'ne atandı ?te İçel ve 1946'da İstanbul milletvekili olarak yeniden Meclis'e girdi 1950 seçimlerinde Demokrat Parti (DP) listesinden bağımsız Manisa milletvekili, 1954'te yine DP'den İstanbul milletvekili seçildi 1957'de Hürriyet Partisi adayı olarak katıldığı seçimleri yitirdi ve 1966'da ölümüne kadar Türk Ocakları Merkez Heyeti'nin başkanlığını yürüttü Kültür ve siyaset hayatının renkli simalarından ve coşkulu hatiplerinden biri olan Hamdullah Suphi Tanrıöver'in konuşmalarından seçmeler 'Dağ Yolu' (1928-1931), yazıları da 'Günebakan' (1929) isimli kitaplarda toplandı Sayfa 48: 1 Mudanya kralı ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için başkomutanlığın kendine verdiği yetkiyi kullanarak Tekalif-i Milliye emirlerini yaymıştır 2 Ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için istemiştir 3Askerlerin ihtiyaçlarını, cephanenin ihtiyaçlarını karşılamak için bu malzemeleri istemiştir 4 [buraya anlamını bilmediklerinizi yazın] Sayfa 49: 6 Askerlerimiz aç kalmaması için askeri yemek yapılır 7 Her an savaş çıkmasından korkuyorlar ve olası ihtimallere karşı bulunduruyorlar 8 Düşmanlara karşı kendi canını ortaya koyan askerlerimizden kalmıştır 9 ORDUMUZ BU USTALAR SAYESİNDE SİLAH ELDE ETMİŞVE TAMİR İŞLERİNİ YAPTIRMIŞ OLABİLİR 10 BAZI TAŞITLAR HAYVAN GÜCÜYLE ÇALIŞTIGI İÇİN HAYVANLARA AT KONULMUŞ OLABİLİR 11 BEN BU DÖNEMDE HALKA CEPHELERİN DURUMUNU ANLATIR KENDİ KENDİME YARDIM EDERDİM sayfa 53 1mustafa kemal paşa yukarıdaki sözüyle telgrafı kazım-ı karabekire çekmiştir 2yukarıdaki sözüyle tekaluf-i miliyi anlatmıştır 3Atatürk'e TBMM görevi 1920 tarihinde verilmiştir 4sakarya savaşını vermiş olduğu emir ya istiklal ya ölüm emridir 5 bunu da sen yap yardım edebildiysem bi tşk etmen yeterli Sayfa 54: 2 15 Mayıs 1919’dan 9 Eylül 1922 tarihine kadar süren Kurtuluş Savaşı’nda cephede veya cephe gerisinde kahramanlık ve fedakarlık gösterenlere İstiklal Madalyası verilmiştir 20 Kasım 1920’den itibaren 1926 yılına kadar, milletvekili, kuvay-ı milliyeci, PTT memuru, mülk-i amir ve askerlerden oluşan toplam 6920 kişi TBMM tarafından İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiştir 1968’de 1005 sayılı yasanın (1 Mart 1968 tarihi itibariyle) kabulüne kadar geçen 47 yıl içinde 17557’si subay-astsubay ve 77704’ü erbaş ve er olmak üzere toplam 95261 kişiye “İstiklal Madalyası” verilmiştir 30 Ocak 1929 gün ve 3579 sayılı kanun gereğince; Kurtuluş Savaşı'nda milli orduda görev alan alay sancaklarına da birer İstiklal Madalyası verilmiştir Türkiye'de ayrıca İstiklal Madalyası sahibi iki şehir bulunmaktadır Bunlar Kahramanmaraş ve İnebolu'dur Kahramanmaraş, 21 Ocak 1920 – 11 Şubat 1920 arasında kurtuluş mücadelesi vererek şehri Fransız işgalinden kurtaran halkın kahramanlığı nedeniyle 5 Nisan 1925’te kırmızı şeritli istiklal madalyası ile ödüllendirildi Kurtuluş Savaşı sonrasında Meclis’ten gelen şehirde Kurtuluş Savaşı’na katılanların bildirilmesi şeklindeki yazı üzerine toplanan şehrin ileri gelenlerinin “Maraş’ta Milli Mücadele’ye katılmayan tek bir fert bile yoktur” cevabı üzerine TBMM, madalyayı fertlere değil bütün şehir halkına verme kararı almıştır 1925’ten beri 12 Şubat’ta gerçekleşen törenlerde şehrin İstiklal Madalyası bayrağa törenle takılarak bu olay canlandırırlı İnebolu ise 9 Nisan 1924 tarihli TBMM kararıyla İnebolulu kayıkçıların gayretleri ve başarıları nedeniyle beyaz şeritli istiklal madalyası ile ödüllendirilmiştir Madalya, İnebolu Belediyesi’nde muhafaza edilmektedir Her yıl 9 Haziran’da tören alanında istiklal madalyası ile birlikte verilen berat açılıp okunur İstiklal Madalyası, madalya sahibinin ölümü üzerine; varsa erkek oğullarından en büyüğüne, erkek oğlu yoksa kız çocuklarından en büyüğüne, kız çocuğu da yoksa babasına, o da yoksa annesine, o da yoksa karısına miras yoluyla intikal eder Sayfa 55 A4-2 B8-8-2-9 C5-4-2 Ç5-1-2-6 D1-2-4-c E3-2-8 F3-1-8 61SAYFA: A)Bölümü Soru 1-Esas olarak millete mevcut olduğundan,milleti oluşturan fertlerin herbirine değil,milletin bütününe ait olduğu ve parçalanamaz,bölünmez olduğundan Soru 2-Millete ait olan egemenlik başkasına mâl edilemez,devredilemeyeceği ve geçerliliği yitirmemesi içinEğer iki kişilik olursa anlaşmazlık çıkar Soru 3-Kişi egemenliği olursa halk ezilir ve burda saltanata benzetiliyorAma millet egemenliği olursa halk gayet demokratik bir şekilde yaşar Soru 4-Bütünümüze hitap ettiği ve milli olduğu için parçalanamaz ve bölünemez Soru 5-Teşkilatımızda milli güçleri etken ve milli iradenin egemen olması esas kabul edilmiştir B)Bölümü Saltanat:Kişi Egemenliği Meşrutiyet:Kişi Egemenliği-Meclis-Seçim Cumhuriyet:Meclis-Seçim-Partiler-Milli Egemenlik-Kişi Hak ve Özgürlüklerine saygı-Anayasa 62SAYFA: 1BOŞLUK Çünkü:Sevr antlaşmasında bağımsız ve özgür olmayan bir millet olarak ön plana çıkmamız bekleniyorFakat hiçbir millet bağımsız yaşamaya boyun eğemezTıpkı kürtlerin yaptığı gibi 2BOŞLUK Lozan antlaşmalarında sevrde olduğu gibi bir tepki altında bir tehdit altında değildiLozan antlaşmasında ülke topraklarımız dahil kazanılmıştır 63SAYFA: Kalkınma Planları: 1930 Göktürk'te modern türk donanması temaları alındı Sanayi: 1927 Sanayi-i Teşvik Kanunları çıkarıldı 1934 Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı uygulamaya koyuldu 1935 Modern Etkik Arama Enstitüsü kuruldu Bankacılık: 1924 TC Ziraat Bankası kuruldu Tarım: 1903 Ulusal Sesler Fabrikası açıldı Savunma Sanayi: 1930 Ankara'da sanayi kongresi toplandı 64SAYFA: 1TİK 'de alınan kararlar daha sonra ekonomi ile ilgili yapılacak çalışmalara temel teşkil etmiştir 2 Bir toplantı ile herkese tasarrufun önemi bildirilebilir ya da afişlerle 3 Bu size ait bir soru 4 İlk önce olur olmaz şeylere para harcamamak,Lüzumsuz ise söndür sözü ile ışıkları gece gündüz açık bırakmamak 5 Su, Petrol, Doğal gaz 6 HEm ülkemize hem geleceğimize katkı sağlamış oluruz 7 TASARRUF ET ÇOCUĞUNUN GELECEĞİ KURTULSUN 8 Gösteriler yapabilir veya daha iyi açıklamak için tiyatroya çevirilebilir 65SAYFA:A)Bölümü Ankara'nın başkent oluşunu etkileyen nedenler hep aynı yerde buluşmuşlar ve Ankara yönünde bir kuvvet oluşturmuşlardırKısaca;1)Ank ara'nın jeolojik stratejik ve coğrafi konumu2)Ankara'da oluşan Kuvay-i Milliye ruhu3)İstanbul'un siyasi ve toplumsal çevresine karşı duyulan güvensizlik B)Bölümü 1 "tozlu ve sisli bir hava, yer yer toz hortumları havaya yükselip hava boğuklaşıyor 2 Bir gün gelecek şu çorak tarlalar, yeşil ağaçların çevrildiği villaların arasından uzanan yeşil sahalar asfaltlara dönüşecek Hem bunu hepimiz göreceğiz 3Türk'ün imkansızı imkan haline getirin kudretini Dünya'ya imkan haline getirmesi için 4 Türk milletinin tutum ve tasarrufu ile kurulmuştur 66SAYFA DEMOKRATİK CUMHURİYET Cumhuriyet,halkın oyları ile seçtiği millet vekilleri ve onlardan oluşan hükümet tarafından yönetildiği bir yönetim şeklidir Bu sistemde insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü esastır Demokrasi ise, halkın egemenliğine dayanan bir yönetim şeklidir İnsan hak ve hürriyetlerine saygı duyulan, kişilerin din, vicdan ve ibadet özgürlüklerinin kanunlarla teminat altına alındığı, toplumun kendi yöneticilerini kendi oyları ile belirlediği bir sistemdir Demokraside siyasi ve hukuki eşitlik esastır Cumhuriyetçilik fikri Avrupa’da aydınlanma ile birlikte güç kazanmaya başladı Bundan önce ise egemenlik papa ile kral arasında paylaşılmıştı Halkın karar alma yetkisi veya siyasal bir katılımı kesinlikle yoktu Tabi Avrupa bu duruma gelinceye kadar çok büyük bir bedel ödedi 1789 Fransız ihtilali ile Avrupa’da cumhuriyet fikri büyük bir çığ gibi büyüdü Halkta demokrasi fikri gelişmeye başladı Bunun yanında laiklikte Avrupa’da gelişmeye başladı Laiklik genel anlamda dinle devlet işlerinin bir birinden ayrılması olarak bilinirEsas anlamda ise din ve vicdan hürriyeti, din ve vicdan hürriyetinin güvencesidir 67 SAYFA: A)Bölümü Tablodaki doldurulacak yerler: a İnsanların çeşitli eğitim istemesi Örneğin Kürtlere ayrı çerkeslere ayrı vs b Ordu siyasetten ayrılmalı çünkü askerlikle siyaseti birbirine karıştırıyorlar cDinin bir parti gibi siyasetle karıştırılması dTürkiye'nin hilafetlere karıştırılması B)Bölümü Eğitimin zaman kaybedilecek bir şey olmadığı için Atütürk bu sözü söylüyor C)Bölümü Bu kanunlar ortak olarak "Ülkeyi Kalkındırma" adına çıkarılmıştır 68SAYFA: A) Bölümü Soru 1:Milli egemenlik temeline dayanan ve özellikle cumhuritet yönetimne sahip olmasıyla ilgili sözü Soru 2:Herkes aynı fikirde olmayabilir,onun için farklı yöneticiler gerekiyordu Soru 3:Kendisine karşıt olmasını beklemiştirBu sayede ilerleme olur Soru 4:Ülkenin çok partili hayata tamamen geçtiğinin göstergesidir B) Bölümü Çok partili hayat demokrasiyle olurBu yüzden çok partili olmak gelişme cumhuriyet ve demokrasi için önemlidir C) Bölümü PARTİ ADI:Cumhuriyet halk fırkası KURULUŞ TARİHİ:9 eylül 1923 PARTİ KURUCULARI:Mustafa Kemal Atatürk PARTİ ADI:Terakki Perver Cumhuriyeti fırkası KURULUŞ TARİHİ:17 kasım 1924 PARTİ KURUCULARI:Kazım Kar,Rauf Orbay,Ali Fuat PARTİ ADI:Serbest Cumhuriyet Fırkası KURULUŞ TARİHİ:12 Ağustos 1930 PARTİ KURUCULARI:Fathi Okyar 1)Terakki Perver Cumhuriyet fırkası partiye katılacak insanları daha dikkatli seçerdim sayfa 69 a:inkilabı:din kurumlrının düzenlenmesi gerekçesi:asıl özelliklerini kaybetmeleri sonuçları:30kasım 1925 b:inkilabı:kıyafette değişiklik gerekçesi:çağdaşlaşma sonuçları:25 kasım 1925 c:inkilabı:takvim ve saat ölçüleri gerekçesi:batı uygarlığı sonuçları:26 aralık 1925 d :inkilabıoyadı kanunu gerekçesi:lakap sorunu sonuçları:21 haziran 1934 e:inkilabı:kadının türk toplumundaki yeri gerekçesi:kadınların ezikliği sonuçları:3 nisan 1930 f:inkilabıağlık hizmetleri gerekçesiağlık ve sosyal yardım bakanlığı sonuçları:2 mayıs 1920 en aşağıdaki sorunun cevabı da :çağdaşlaşmaya dogru giden adımlar sayfa 70 cevapları 1soru cevabı=> Cumhuriyet halk fırkası 2soru cevabı=> Nedini sudur=> Biz hilafeti yeniden isterizbiz yeni kanunlar istemeyizbize mecelli yeterlidirmedreseler,tekkeler ,şeyhler,müritler biz sizi koruyac**ızçünkü mustafa kemalın partisi hilafeti kaldırdı bunlar kıskırtmanın nedenleri olmustur 3sorunun cevabı=> Mustafa kemalın hilafeti kaldırmasınıYeni partinin kullanıldıqı sloganın gerici haykırışlarla dolu olmasını savunuyorlar 4sorunun cevabı=> Hükümet ve meclis tedbirler almayı gerekli görmesi ,takrir-i sükun kanunununçıkması,istiklal mahkemelerini kurması vs 5sorunun cevabı=> Zararlı partiler, hilafeti yeniden isteyenler, yeni kanunları istemeyenler, hilafeti kaldıranlar qibi önlemler 6sorunun cevabı=> Terakkiperver cumhuriyet fırkası denilen zaralı siyasi kurulusun kapanmasıİstiklalin mahkemelerini kurması vs 7sorunun cevabı=> Nutuk büyük bir kaynak kitaptırçünkü ütün önemli şeylerin bir arada olmasını istedigi için mustafa kemal bir araya toplamıstır 8sorunu cevabı=> Cumhuriyetçi ve yenilikçi olduklarını zannettirmek isteyenlerin yine bu bayrakla ortaya atılmalarını çözememiştir 9sorunun cevabı=> Terakkiperver cumhuriyet partisi zararlı siyasi kuruluşudurbunun için kapatılması esas olmuştur Yeter xD Bi Teşekkür Yeter [ALINTIDIR]